Rengin Yurdakul ile Sözlü Tarih Görüşmesi

Rengin Yurdakul ile Sözlü Tarih Görüşmesi

(1950, İstanbul)

“Sürgün edilmek ağır travma. Bununla başa çıkabilmek için konuşmadı büyüklerimiz.”

Fatih’in Cankurtaran semtinde Taşkonak olarak bilinen evde doğar Rengin Yurdakul. Ailesi Kafkas göçmenidir. Babası Abzeh, annesi Kabartay, anneannesi ise Abaza’dır.  Baba tarafı 1860’lı yıllarda göç ederek o yıllarda Osmanlı toprağı olan Varna’ya gelir. Anne tarafının göç hikayesi ise 1890’lardan sonra başlar. Evlerinde Türkçe dahil dört dil konuşulur. Stalin’in emri ile Rusya sınırlarına yakın bölgelerdeki tüm Çerkezler yeniden göçe zorlanır. İki büyük göçle travma yaşayan baba tarafı, üçüncü büyük travmayı Kurtuluş Savaşı’nda Çerkez Ethem’in hain ilan edilmesiyle Türkiye’de yaşar.

Hafız olan dedesi 1940’lı yıllarda Alemdağ Camii’ne tayin edilir. Babası da askerliğini yaptıktan sonra İstanbul’a döner. İstanbul ve Anadolu’daki telefon hatlarının çekilmesi ve resmi kurumların santrallerinin kurulması gibi işler yapar. Bir dönem İstanbulu’nun önemli piyasa yerlerinden Karaköy’de dükkanı vardır babasının. Anne tarafı ise Türkiye’de Bandırma’nın bir köyüne yerleşir. Annesi, İstanbul’daki akrabalarını ziyaretlerinden birinde babasıyla tanışır. Evlendikten sonra da Cankurtaran’da yaşarlar. Annesi, Çerkezce’yi şiir tercüme edecek kadar iyi bilir ancak konuşmaktan çekinir.

Üç buçuk dört yaşlarındayken Fatih’in Hırka-i Şerif semtine taşınırlar. Evleri Koyun Baba Türbesi’nin tam karşısındadır. 1970 yılına kadar bu semtte otururlar. 1968 yılında başlayan öğrenci çatışmaları Fatih’i terk etmelerine ve Kadıköy’ün Bahariye semtine taşınmalarına sebep olur.

Atikali İlkokulu’nda okur ve sonra İstanbul Kız Lisesi’nde ortaokulu tamamlar. Daha sonra kız kardeşiyle Almanya’da yaşayan teyzesinin yanına giderek dil eğitimi alır. Hem dil öğrenir hem de meslek lisesi tarzında estetisyen yetiştiren bir okulda eğitim alır ve 1970 yılında döner. Döndükten sonra Akşam Sanat Okulu’nun kursuna yazılır. Çerkez yemeklerine de bu süreçten sonra merak salar. Evlenene kadar geçen süreçte resim, rölyef ve çok kısa bir süre olmak üzere tezhip çalışmaları yapar. Süheyl Ünver yönetiminde başlayan minyatür ve tezhip kursuna bir ay devam eder. Geçirdiği ufak bir kaza nedeniyle kursu bırakmak zorunda kalır.

Çerkez yemeklerini ve özellikle de unutulmaya yüz tutmuş olanları araştırarak ortaya çıkarır. Topladığı yemek tariflerini güncelleyip resimlendirir. Mutfak Dostları Derneği’nin düzenlediği Çerkez Yemekleri Gecesi programı için yemek hazırlar. 1951 yılından itibaren dernekleşme faaliyetlerine başlarlar ancak yine yasaklar ve zorunluluklar dolayısıyla derneğe Çerkez ya da Kafkas isimlerini veremezler. İstanbul’daki ilk Çerkez derneği de Dost Eli Yardımlaşma Derneği adıyla kurulur. Türk Kuzey Kafkas Kültür ve Yardımlaşma Derneği olarak değiştirilen derneğin gençlik kolunda 1971’de görev alır. Ancak 1977 yılında evlenip 1979 yılında çocuk sahibi olunca ara vermek zorunda kalır. 1993 yılında eşinden ayrıldıktan sonra iş aramaya başlar. Uzunca bir süredir gönüllü olarak çalıştığı, 1978 yılında İstanbul’da kurulan ilk Çerkez vakfı olan Şamil Eğitim ve Kültür Vakfı’na resmen girer.  

Çok önem ve değer verdiği Kafkasya’ya ziyaretlerde bulunur. En son 2015 yılında gittiği bölgede kısmen değişiklikler olsa da ailesi tarafından kendisine anlatılanlarla aynıdır ve dolayısıyla dil bilmese bile yabancılık çekmez.

İstanbul’un diğer semtlerine nazaran çok ciddi değişimlerin olmadığı Moda’da oturur.

FOTOĞRAFLAR

VİDEOLAR

SÖZLÜ TARİH ARAŞTIRMALARI

Veritabanı

Sözlü Tarih Araştırmaları Veritabanı'nın yer alan tüm kategoriler için arama yapabilirsiniz.

D-SPACE

Sözlü Tarih arama veritabanı D-SPACE altyapısını kullanmaktadır.